Avusturyalı Eski Komiser Johannes Hahn’ın Kıbrıs Sorunu Çerçevesinde Görevlendirilmesi

Johannes Hahn’ın Kıbrıs Meselesindeki Yeni Rolü ve Belirsizlikler

Avusturyalı eski Avrupa Komisyonu Komiseri Johannes Hahn’ın, Avrupa Birliği’nin yeni Kıbrıs özel temsilcisi olarak atanması gündeme geldi. Ancak, bu görevin kapsamı ve Hahn’ın Kıbrıs sorunundaki resmi rolü konusunda çeşitli soru işaretleri bulunuyor. Haftalık yayın yapan Kathimerini gazetesi, "Rolü Henüz Belirsiz" başlıklı analizinde, Hahn’ın yerine getireceği faaliyetlerin netlik kazanmadığını ve görev tanımının henüz belirlenmediğini savundu. Ayrıca, Hahn’ın BM Genel Sekreterliği’nin Kıbrıs özel temsilcisi Maria Angela Holguin ile yakın iletişim halinde olup, garantör devletlerin temsilcileriyle de düzenli görüşmeler yapabileceği öngörülüyor.

Gazete, Hahn’ın ilk ziyaretinin ne zaman gerçekleşeceği konusunda kesin bir bilgi olmadığını ve Avrupa Komisyonu’nun resmi kaynaklarının onun programı hakkında fazla detay paylaşmadığını belirtti. Ayrıca, Komisyon’dan bir yetkilinin yaptığı açıklamada, Hahn’ın ana amacının Avrupa Birliği’ni temsil etmek ve Kıbrıs sorununun çözüm sürecine katkı sağlamak olduğunu aktardı. Bu rolün, muhtemelen sadece teknik bir görevden öte, siyasi ve diplomatik bir misyon olacağı öngörülüyor.

Haberde ayrıca, müzakerelerin yeniden başlaması halinde Hahn’ın, sadece bir teknik görevliden fazlasını, ama tam anlamıyla siyasi bir aktör olmaktan da uzak kalmayı hedeflediği belirtiliyor. Rum hükümetinin başlangıçta hedeflediği, Avrupa Konseyi tarafından atanacak deneyimli ve siyasi bir figürün, yani AB temsilcisinin atanması yönündeki arzusu da hatırlatıldı. Hahn’ın görevi, her halükarda güven inşa etmek ve müzakerelerin tekrar canlanmasını sağlayacak adımlar atmak olacak şekilde tasarlandığına dair bilgiler paylaşıldı.

Özellikle, Johannes Hahn’ın üç farklı Avrupa Komisyonu döneminde çeşitli görevler üstlendiği ve bölgesel politika konusunda geniş tecrübeye sahip olduğu vurgulandı. AB’nin bölgesel politikalarındaki etkinliği, Kıbrıs Türk toplumuna yönelik destek ve yeniden birleşme çabalarındaki rolü ile Türkiye’yle ilişkilerin yürütülmesinde de önemli bir deneyim sahibi olduğu belirtildi.

Diğer yandan, Alithia gazetesi ise manşetinde, “Kıbrıs Sorunu Geri Sayıma Girdi – Ne Holguin Ne de Hahn, Türk Onayı Olmadan Atanamazdı” başlıklı detaylı bir analiz yayımladı. Bu analizde, uluslararası toplumun ve Avrupa Birliği’nin önümüzdeki aylarda Kıbrıs sorununa ilişkin nihai bir çözüm arayışında olduklarına dikkat çekildi. Aynı zamanda, Türkiye ve Yunanistan’ın da bu süreçte benzer bir iradeye sahip oldukları ve adımların, her iki tarafın da onayı olmadan atılamayacağı vurgulandı.