Resen Vergi Uygulamaları ve Ekonomik Çileler

Her taraftan gelen şikayetler artıyor: Resen vergi baskısı

Son zamanlarda, birçok esnaf ve sanayici tarafından dile getirilen en büyük sorunlardan biri, devletin resen vergi uygulamalarıdır. Hükümet, ekonomik sıkıntılarla boğuşurken, işletmelerin üzerine adeta kara bulutları gibi çökmeye başladı. Sizler, ülkeyi yönetenler, sürekli yanlış adımlar atarak, devletin mali dengesini daha da bozuyor, kamu çalışanlarının maaşlarını ödemek için yüksek meblağlarda borçlanıyorsunuz. Bu durumda, üreticiler ve küçük esnaf üzerinde yeni vergi yükleri getirmek, gerçekten de doğru mu? Zaten zor günler geçiren birçok işletmeye yeni bir darbe indirmek, ne kadar akılcı? Bu sorular, ekonomiyi yönetenlerin aklını başına toplamalarını bekliyor.

İş çevreleri, çeşitli sorunlarla boğuşurken, üretici kendi ayakları üzerinde durmaya çalışıyor. Zor zamanlarda, küçük esnaf neredeyse ayakta kalmak için çaba harcıyor. Ancak, hükümetin onlara destek olma yerine, onları zor duruma sokacak uygulamalara devam etmesi, kabul edilebilir değil. Ekonomik daralma ve işletmelerin kapanma noktasına gelmiş olması karşısında, resen vergi uygulamalarının artması, halk arasında "Neler oluyor?" sorusunu gündeme getiriyor. Maliye Bakanlığı, halkın cebine göz diken, onları daha da yoksullaştıran uygulamalara imza atıyor.

Adaletsiz vergi politikaları ve işletmelerin tepkisi

Hükümet, dürüst işletmelerin üzerine gelerek, yasalara uygun şekilde faaliyet gösterenleri cezalandırıyor. Çalışanlarına geç maaş ödeyenleri, sosyal sigorta ve ihtiyat sandığı yatırımlarını yapmayanları denetlememek yerine, vergi kaçıran ve yalan yanlış bilgilerle vergi ödemekten kaçınanlara göz yummakta. Buna karşılık, büyük ölçekli dev işletmeler, vergi konusunda adeta ayrıcalık kazanmış durumda. Vergi affı ve teşviklerle, onların üzerindeki yük hafifletilirken, küçük ve orta ölçekli işletmeler, adeta cezalandırılıyor.

Resen vergi uygulaması, vergi matrahının defter, kayıt ve belgelere dayanması gerekirken, maalesef bu uygulama, tamamen hükümetin keyfi kararlarıyla, bir silah gibi kullanılıyor. Bu, özellikle paraya sıkışan hükümetin, işletmeler üzerinde baskı kurmak için bir araç haline gelmiş durumda. Birçok işletme, bu uygulamalardan dolayı büyük mağduriyetler yaşıyor ve bu durum, ekonomik istikrarsızlığı daha da artırıyor.

Sosyal destek ve elektrik muafiyeti talepleri

Hükümet, sosyal sigorta prim destekleri konusunda ise büyük bir sınırlama getirerek, işletmeleri zor durumda bırakıyor. Prim destekleri, üç ay daha uzatılmadan devam etmiyor; bu da, birçok küçük işletmenin ayakta kalma mücadelesini daha da zorlaştırıyor. Elektrik muafiyeti gibi önemli destekler ise, neredeyse yok hükmünde. Elektrik faturalarındaki yüksek artışlar, işletmelerin dayanacak gücünü aşmış durumda. Bu konuda, tatmin edici bir çözüm ve makul bir destek paketi beklenirken, hükümet sadece zam yapmaya devam ediyor, resen vergi uygulamalarını artırıyor.

Üstelik, işletmeler tehdit edilerek, korkutularak, vergi memurlarının baskısı altında kalıyorlar. Bu uygulamalar, sektörler arasında büyük bir huzursuzluk yaratırken, birçok işletme bu zor günlerde adeta kaderleriyle baş başa bırakılmış durumda. Hükümetlerin, gerçek anlamda kayıt dışı ekonomiyle mücadele etmek yerine, düzenli ve dürüst işletmeleri hedef alması, adil olmayan bir uygulamadır.

Sonuç ve çağrı

İşletmeler, mali zorluklar ve belirsizlikler içinde boğuşurken, hükümetin bu yanlış politikalarına dur demesi gerekiyor. Kayıt dışı ekonomiyle mücadele edilmesi elbette önemli ama, dürüst ve yasal işletmelerin de korunması gerekir. Aksi takdirde, ekonomik büyüme ve istikrar, tamamen zedelenmiş olur. Bu nedenle, hükümetten acil ve etkili çözümler beklenmeli, özellikle elektrik ve vergi politikalarında adil ve sürdürülebilir düzenlemeler yapılmalıdır. İşletmelerin kaderiyle oynanmaması ve gerçek anlamda destek olunması, ekonominin sağlıklı bir şekilde ilerlemesi açısından hayati önem taşımaktadır.